Hodri Meydan Düelloya Davet

Özcan Özcanhan

Onursal Üye
Katılım
9 Nis 2009
Mesajlar
62
Tepkime puanı
0
Puanları
0
HODRİ MEYDAN DÜELLOYA DAVET

Dar gelirliler, memurlar, emekçiler geçim derdinde, ekonomik sıkıntılar içinde kıvranırlarken siyasi liderler kavgaya tutuşmuşlar, birbirlerini hesaba çekiyorlar. Halk için, çırpınanlar için yaşam koşullarını iyileştirme çabalarını bir kenara bırakıp, “Hodri Meydan” diyerek birbirlerini düelloya davet ediyorlar. İster Mecliste ister mahkemelerde hesaplaşma tehditlerinde bulunuyorlar.

Bir zamanlar, şövalyeler, asilzadeler, voyvodalar rakipleri olarak gördüklerine “istediğin yerde, istediğin silahla, vuruşalım” çağrısı yaparlardı. İster servet uğruna, isterse bir kadın uğruna. Ya revolver, ya kama, ya süngü, ya topuz ellerinde, hakemler huzurunda vuruşurlardı. Kimileri, ilk vuran kazanırdı. Kimi düellolarda ölünceye kadar vuruşma vardı...

Bizim kahramanlar, UBP Lideri ve Başbakan Dr. Eroğlu ile eski Başbakan, CTP Lideri Ferdi Sabit Soyer birbirlerini fena öfkelendirdiler. İtham ettiler. Yalancılıkla, hırsızlıkla, yetkiyi kötüye kullanmakla suçladılar.

Halk geçim derdini unutmadan bunları izliyor ve soruyor;

“Acaba, bu sözde kahraman yiğitler, er meydanına, vuruşma arenasına, mahkemeler huzuruna çıkmaya cesaret edebilecekler mi”? Ve, yine kendileri cevaplıyorlar, “zannetmiyorum, nedeni malum. Ne birinde ne ötekinde öyle yürek yok, çünkü ikisi de birbirlerinin zayıf yanlarını biliyorlar. Vuruşup da ne kazanacaklar? Onlar, işin ucunda kazanç ve çıkar olmayan hiçbir konuda, ciddi, öldüresiye vuruşmaya girmezler. Bir süre beklerler, öfkeleri geçer, tekrardan halkı ve seçmenleri yeni vaatlerle narkozlayarak uyuturlar, her şey unutulur gider. Yıllardır hep böyle olmadı mı?”

Mantıki bir değerlendirme değil mi?

Şeffaflık ve demokrasi eski defterlerin açılmasını, hesaplaşmayı gerektirebilir. Ancak, KKTC’DE şeffaflığı, adaleti ve demokrasiyi tam anlamı ile kabul edip de uygulayan bir tek siyasi lideri gösterebilir misiniz? Gösteremezsiniz, kimsenin ismini veremezsiniz.

Öyle bir kavram ve kişi yok ki!!

Bu güzel sözler ve kavramlar sadece sözlüklerde mevcuttur.


BAROSSO VE SON ŞANS

AB Komisyonu Başkanı Barosso da geldi geçti Kıbrıs’ın çileli topraklarından. Diğerleri gibi o da, “Kıbrıs sorununu çözmek için son şans, bu şans yitirilmemeli. Sorunu çözmek iki topluma kalmıştır. Kıbrıs Cumhuriyeti AB nin tam üyesidir ve biz desteklemeyi sürdüreceğiz” demedi mi ?.

Yıllardan beridir başlatılan, kesilen ve yeniden başlatılan Kıbrıs müzakereleri için ayni beyanatlar ve desteklerle cesaretlendirmeler tekrarlanmıyor mu?

Bu kadar destek ve cesaretlendirmeye rağmen çözüm yolunda sizler herhangi bir ilerleme kaydedildiğini gördünüz mü?

Göremediniz ve görmeyeceksiniz. Çünkü her iki taraf da katı pozisyonlarını sürdürmekle kalmıyor, daha değişik ve yeni taleplerle birbirinin karşısına oturuyor, “koşullar değişti, aradan yıllar, köprülerin altından çok sular geçti” nağmelerini seslendiriyorlar.

BM, AB yetkilileri, Amerika, İngiltere, Rusya, Çin de söz konusu nağmelere uygun besteler hazırlıyorlar.

Kıbrısta yarım asırdır sorun vardır da rahatsız mı oluyorlar? Çıkarlarına zarar mı veriyor bu sorun?

Ne münasebet!!

Öyle bir durum hâsıl olurkenden plağı ve besteyi, nağmeyi değiştirmeyecekler mi? Hiç kuşkunuz olmasın. Kıbrıslıların durumu, çıkarları, anlaşıp anlaşmamaları değildir onları ilgilendiren.

Kıbrısın münhasır ekonomik alanlarında yarın zengin petrol kaynakları bulunsun en büyük payı onlardır koparacak olanlar. Kıbrıs insanlarına da “oturunuz yerinize, işte size de şu kadar, Türkiyeye de Yunanistana da bu kadar. Sizin tecrübeniz ve teknik donanımınız yoktur, bu işleri ancak biz yürütebiliriz. Güvenliğini de biz sağlayabiliriz” diyecekler.

Kıbrıs ister bölünmüş kalsın, ister iki ayrı halk ve yönetim olsun onları pek ilgilendirmez. Yeter ki istikrar bozulmasın, sıcak çatışma çıkmasın ,gerginlik ve sürtüşme olmasın. Gerekirse müzakereler sonsuza dek sürsün. Onlar da yardımlarını sürdüreceklerini tekrarlayıp dursunlar.

Barrack Obama, Hillary Clinton, Downer, Moon, Flint, Brown, Barosso, Verheugen ve diğerleri okşayıcı, zaman zaman uyarıcı demeçlerini esirgemeyecekler. Yapacak, yapmaları gereken çok daha önemli işleri vardır. Afganistanda, Irakta, İran’da, Afrikada, Kore’de, Orta-Doğu’da vs. yerlerde, gerektiğinde huzursuzluk-karışıklık-istikrarsızlık, bazı yerlerde de barış sağlayacaklar.

Dua edelim Kıbrıs’a ve Kıbrıslılara kansız, kavgasız senaryolar hazırlasınlar. Yoksa, sonumuz felakettir. Gerekliliğine inandıkları anda adayı batırmayı, yada bölüşmeyi bile göze alırlar. Na sana, na bana, ...... kalsın Talata, Hristofiyasa misali.

Haydi Eroğlu, haydi Soyer ,

Size de bir şeycik kalırsa onun için vuruşursunuz.

26 Haziran 2009, Cuma
Özcan Özcanhan
 

Dr.Yalnızefe

Dost Üyeler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,339
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Hodri Meydan Düelloya Davet

Elinize emeğinize sağlık...
Son derece değerli bilgileri finalde nüktedan bir şekilde sonlardığınız için ayrıca teşekkür ederim.
Umarım mesajınızı ilgili kişiler okur da kendilerini bir kez daha değerlendirirler..
Saygı ve sevgilerle...
 
Üst