Terörün Silahsız Gücü

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
Güneydoğu illerinden birisinde ilköğretim sınıf öğretmenliği yapmakta olan bir arkadaşım bir gün sınıfında karşılaştığı bir durumu anlattığında pek şaşırmamıştım açıkcası.Arkadaşım sınıfındaki öğrencilerden birini ayağa kaldırarak bir soru sorar.

Aldığı yanıt şaşırtmıştır.Sorduğu soru Türkiye'ye komşu bir ülkeyi söylemesini istemesidir.Öğrenci ''Diyarbakır'' cevabını verir.10 yaşındaki bir çocuğun bu cevabı vermesinin ardında yatanlar pek de içaçıcı değildir.

Günümüzde bölücü yapılanmaların tek bir yüzü düşünülüyor ya da göz önünde bulunduruluyor.O da silahlı güç yani ''Terör''.Örneğin bölücü bir örgüt olan pkk(terör örgütü)'nın tek çalışma sistemi terör değildir.En temelde 3 çalışma prensibi ve amacı vardır.

1-)Yurt içinde silahlı eylemler gerçekleştirerek devletin ekonomik ve askeri gücünü zayıflatmak,millet içinde umutsuzluk yaratmak.

2-)Çoğunluğu Yurt dışı olmak üzere başta uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ile kendisine ekonomik gelir sağlamak.

3-)Kürdistan hayalinde oldukları topraklara sahip devletlerde bürokrasiyi kontrol altına almak ve devleti ele geçirmektir.

1. maddeyi irdelersek eğer bölücü örgütün silahlı gücü devletin kendi silahlı gücü sayesinde istenildiği zaman bitirilebilir.Yapılamayacak birşey değildir.

2. maddeyi irdelersek eğer devletlerin çeşitli güvenlik güçlerinin ortak çalışmasıyla bu durumda bitirilebilir ya da büyük oranda azaltılabilir.
Ancak 3. madde ortadan kalmadığı zaman bunların hepsi sadece geçici olacaktır.Zaten 3. madde gerçekleştikten sonra diğerlerine de pek gerek kalmayacaktır.Olaylara sadece tek yönden bakmaktayız maalesef.İşin ciddi boyutunu düşünmeli ve bölücülüğün sadece silahlı eylemler olmadığının ve 10 yaşındaki bir çocuğun komşu ülkemiz sorusuna Diyarbakır cevabını vermesin sebebleri düşünülmeli ve ona göre hareket edilmelidir.Küçüklükten belli bir ideolojiyi benimsemiş insanların kafasından o ideolojiyi silmek neredeyse imkansızdır.Yurt içinde terör bitse de günden günde artmakta olan bu tür ideolojiler bitmediği sürece,iyiye doğru döndüğümüzü zannedip halbuki içine girdiğimiz tehlikenin farkında olmayız.Önce bu topraklarda yaşayan herkesin bir köken geçmişi ve ortak tarihi olduğu irdelenerek herkesin kardeş olduğu düşüncesi yayılmalıdır.Toplumun herkesimi bu düşünceyi benimsemeli ve bunu gerektiğinde belirtmekten çekinmemelidir.Yapılacak her türlü yayınla bunlar belirtilmelidir.Birbirimizi yemek yerine birlik ve beraberlik içinde olup geleceğe dönük projeler gerçekleştirmeliyiz.En önemlisi ırkçılığı bu milletin kafasından silmeliyiz.Terör örgütüyle uzaktan yakından ilgili olmadığı halde teröristmiş toplumda muamele gören kişi bir noktada sabredemeyerek gerçekten terörist olursa bunun sorumlusu kimdir acaba?Bunların dışında devletin çeşitli kurumlarında önemli güvenlik önlemleri alınmalı,devletin gerçekten çok iyi çalışan istihbarat kurumlarının sağladığı istihbaratlar tam olarak dikkate alınmalı ve saydıklarımla birlikte bu 3. maddeye son verilmesi gerekmektedir.
Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi : '' Ben bir işte nasıl başarılı olacağımı düşünmem.O işe neler engel olur diye düşünürüm.Engelleri kaldırdın mı sorun da kendiliğinden çözülür.''

3. maddede ortadan kaldığı zaman terör de dönmemek üzere biter.Aksi halde devletin güvenlik güçleri terör kamplarını dağıtsa da tüm teröristleri etkisiz hale getirse de yeniden aynı amaç için örgütlenen gruplar yüzünden maalesef terörden ve onun zararlarından kurtulamayız.Bir yandan terör var diye ortalığı aya kaldırırken burnumuzun dibinde ne olaylar döner de farkına vardığımızda iş işten geçmiş olur.

Hasan Ulubatlı
TSR Ulusal Dayanışma-Araştırma ve Bilgi Grubu (TSR GRUP*)
Yönetim Kurulu Üyesi
 
Üst