Stratejik Araştırmalar Merkezi ve Gerçek

Makbule ÖTÜKEN

Onursal Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
532
Tepkime puanı
0
Puanları
0
STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ VE GERÇEK

Geçenlerde Lefkoşa da saygın bir otelimizde KKTC YAZARLAR VE GAZETECİLER BİRLİĞİ tarafından “Savunan Adam Denktaş” adlı bir etkinlik düzenledi. Yoğun bir katılımla gerçekleşen bu anlamlı etkinlikte; merhum Kurucu Cumhurbaşkanımızın özgeçmişi hatırlatılırken; Onunla birebir ilişkisi olanlardan bazıları Lider Denktaş’ı anlattılar. Kuşkusuz bu aynı zamanda bir vefa borcudur da.

Söz konusu etkinlikte; yazar ve gazetecilerle, köşe yazarlarımıza günün anısına plaketler verildi.


“Savunan Adam Denktaş” etkinliğine, merhum cumhurbaşkanımızın değerli, vefakar, cefakar ve fedakar eşleri Aydın hanımefendi, DP genel başkanı oğul Denktaş, partinin üst yönetim yetkilileri,ülkemizde örgütlü bazı sendikalar da katıldılar .


Esas muradımın “Savunan Adam Denktaş ‘a vefa” etkiliği olmadığını belirterek konu başlığımı irdelemek isterim.


Katılanlar arasında Ufuklar Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Gerçek Dergisi Sahibi, Ufuk Akan Üçay da vardı. Ufuk’u 1974 yılından beri tanırım. İstanbul Sokak’ta yan yana evlerde otururduk. Ufuk ailenin tek erkek evladıdır. Funda ve Zehra ise kardeşleri.


20 Temmuz Mutlu Barış Harekâtı sırasında; o sıralar çocuk denecek yaşta olan Ufuk’un sevgili annesi Göral hanımdan habersiz; arkadaşlarıyla mevzi kazmaya gittiğini bugün gibi hatırlıyorum. Baba merhum Akan ağabeyi, gözü pek bir mukametçi ve Atatürk milliyetçisi olarak tanıdım. Sevgili Ufuk’ta, aynı fikir ve ideolojinin seçkin bir genci olarak yetişmiştir. Bu anlamda 38 yıldır en ufak bir zik zakını görmedim. Babasının gurur kaynağıydı. Bugünde öyledir. Saygılı ve çalışkandır da.


“Savunan Adam Denktaş’ı yâd ettiğimiz o gece bana “Gerçek Dergisi”ni verirken görüşlerimi beklediğini de ekledi. Peşinen söylemeliyim ki, böylesi bir idealist uğraşı kutlamamak elde değil. Ancak bu uğraşı sebatla sürdürmek başarı için zorunludur.


Dergi’nin ilk sayısının 5000 adet baskı yapmış olduğunu öğreniyorum. “Gerçek”hem stratejik, hem Politik konuları irdelemeyi amaçlıyor.


Dergide uyuşturucu, çocuklara cinsel taciz gibi halkımızın yakıcı sorunları işlenmiş. Her iki meselede halkımızı büyük korku, endişe ve tepkiye sokmakta. Her ikisi de halkları çürüten ve çökerten alışkanlıkların, olayların başındadır. Özellikle uyuşturucu ticareti ve bağımlılığı dünya insanlığını tehdit eden büyük tehlike. Bu konuda dili, dini, siyasi görüşü farklı insanlar uyuşturucu adlı amansız alışkanlıkla birlikte mücadele yürütmekteler.


“Gerçek”te hepimizin medarı iftiharı olan YDÜ’nün Orta Doğu ve Balkanların En Büyük Hastanesi konu ediliyor. KTHY’nin bilerek ve isteyerek batırıldığı ifade ediliyor. Sn. cumhurbaşkanımız Eroğlu’na açık bir mektup kaleme alınırken; Kıbrıs Sorununun çözümü ve Kıbrıs Türk halkının beklentileri altı madde altında sıralanıyor.


2. cumhurbaşkanımız Sn.Mehmet Ali Talat ilgi değerlendirme var. KKTC Adalet Yargı Sistemi hakkında yakınma var. Şahsen Yargının, yasama ve yürütme organlarından çok daha iyi çalıştığı kanaatindeyim.


Demokrasi Haklar Grevler; Başlığı altında sendikaların vazgeçilmezliği dile getiriliyor. Burada vurgulamak istediğim bizdeki kimi sendikaların batıda ifadesini bulan çağdaş anlayıştan her geçen uzaklaştıklarıdır. Temsil ettikleri kesimin haklarını koruma adı altında uğraşlarının; Kıbrıs Türk Halkını Anavatan Türkiye’den koparmak, yalnızlaştırmak, olası bir çözümde 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nde var olan haklarımızın gerisine çekmek, hatta azınlık statüsüne razı olmamızı sağlamak olduğunu düşünüyorum. Siyasi parti, sivil toplum örgütlerinin ve sendikaların birlikte gerçekleştirdiği kimi geniş katılımlı eylemlerin merhum cumhurbaşkanımız Denktaş’ın sağlığında ifade ettiği gibi “Hristofyas’ın ateşine benzin dökmeye yarar…”diye düşünüyorum.


Sevgili Ufuk Akan Üçay, seni ekibinle birlikte kutlarken dileğim ülkemiz gerçeklerini göz ardı etmemenizdir. Derginizin adı “Gerçek” olduğuna göre.


Ülkemizde dışarıdan idare edilen şer güçlerinin var olduğunu unutmamak gerekiyor. Onlar “Cumhurbaşkanımız a Açık Mektup” adı altında ifadesini bulan Kıbrıs Türk Halkının beklentilerine illaki muhaliftirler. Halkımızın ezici çoğunluğu bunu çok iyi biliyor.
 
Üst