Kıbrısın Parçalandığı Gün

Özcan Özcanhan

Onursal Üye
Katılım
9 Nis 2009
Mesajlar
62
Tepkime puanı
0
Puanları
0
KIBRISIN PARÇALANDIĞI GÜN

Genç kuşak pek bilmiyor. Öğrenmek isteyenleri de çok az.
1 Nisan 1955 , Kıbrısın ve Kıbrıslıların kaderlerinin değiştiği tarihtir.
İngiliz Sömürge idaresine karşı Kıbrıs Rum toplumunun ikinci kez baş kaldırdığı gündür. İlk isyan 1931 de Vali Konağına Rum saldırıları ve Valinin sarayını ateşe verişi ile gerçekleşmişti. İsyanın ileri gelen papazları ve bazıları tutuklanmış, isyan bastırılmış ve idam edilenler de olmuştu. Megali İdea (Büyük ideal ve büyük hedef) Helen olduklarını iddia eden Rumların ve Yunanlıların Ak Denizdeki bütün adaları ele geçirme hayali idi. Bu rüyaları kısmen gerçekleşince, yani Rodosu, Giriti ve Oniki adaları,(Dodeka nisi), nerede ise Türkiyenin kara suları içinde bulunan ve taş atılsa üzerlerine düşecek kara parçalarını da, kendi topraklarına ekleyince gözlerini Büyük Ada(megali nisi) Kıbrısa çevridiler. İngiliz sömürgesi olan adaya Mısırdan, Yunanistandan, dünyanın dört bir yanından Yunanlı-Rum taşıdılar ve...
İngilizlerden adayı istediler. İngiliz vermeyince tehditler başlattılar. Silahlı başkaldırıya geçeceklerini öğrenen İngilizler kendilerine adanın idaresini vermeyi ancak “şimdilik” Yunanistana ilhakı reddetti. Rumlar İngilizin iki güzel önerisini reddetti. Plebisit yaptı ve çıkan sonucu Rum halkının iradesi olarak ingilizlere ve BM ye duyurdu. Kıbrıs Rumları “ENOSİS”- Yunanistanla birleşmek istiyordu. Ne ironi, tezat ve çirkin çelişki değil mi? İngiliz boyunduruğu altından çıkmak ve Yunan boyunduruğu altına girmek!!! Olmayınca, “bağımsızlık mücadelesi” adı altında şiddet hareketine başvurdular. 1 Nisan 1955 de adanın birçok yerinde bombalar patlatıldı ve bildiriler dağıtıldı. EOKA- Elen Kıbrıslı savaşcılar- İngilize karşı savaşmaaya ve adayı kurtarıp Yunanistana bağlama harekatını başlatmıştı. Diğenis kod ismi(Yorgo Grivas), EOKA-ENOSİS-ELLAS ile birlikte duvarlara, direklere, yollara, her tarafa kocaman harflerle yazıldı. Mavi renklerle sloganlar etrafı doldurdu.
EOKA tetikcileri İngiliz polislerini ve askerlerini şehir ortalarında kurşunlarken bir yandan da değişik yerlerde bombalar patlatıldı, pusular kuruldu, polis karakolları basıldı. Terör adayı sarmıştı. Ve, Kıbrıslı Rumların içinden hain veya İngiliz muhbiri dedikleri de katledildi. Sıra Kıbrıslı Türklere geleceği belliydi... Neden mi? Türkler ENOSİS yolunda en büyük engeldi.
Bunları meraksız, ilgisiz gençlerimiz öğrensin diye kaleme aldım.. Evet. Neden? Yanıt hazır. İngiliz idaresi Türklerden oluşan ödenekli polis birlikleri ve komando takımları kurdu, Rumun karşısına dikti. EOKAcıların peşine taktı. İşte o zaman EOKAcıların ilk hedefi polis Nihat oldu. İki EOKAcıyı yakalamak üzere olan Nihatı acımasızca kurşunladılar..Ardından başka Kıbrıslı Türk polisleri de...
Ve Türkler de misillemeye geçti.. Rumlar Türkleri, Türkler de Rumları pusuya düşürüp, yol kesip, kaçırtıp öldürmeye başladı.. İngiliz aradan çekildi ve Türk Rum çarpışmaları başladı. Rumlar hem ingilizle hem Kıbrıslı Türklerle çarpıştı. Adamız parçalandı. Birçok köyden Kıbrıslı Türkler kaçtı ve daha salim Türk kantonlarında yaşamaya başladı... Çok kan döküldü, çok can kaybedildi. 103 köyden Kıbrıslı Türkler başka yerlere sürüldü... Ve..... Kara çete, Volkan, 15 Eylül hareketi, daha sonra TMT, EOKA ya karşı direndi, Rumun boyunduruğu altına girilmedi.
Türkiye ile Yunanistan – biri adayı ilhak etmek, diğeri de TAKSİM etmek için Kıbrıstaki uzantılarına, yani Kıbrıslı Türklerle Kıbrıslı Rumlara yardıma koştu. EOKA nın başı Başpiskopos Makarios sürüldüğü Seyşel Adalarından geri getirildi ve EOKAcılar faaliyetlerini durdurdu. Zürih ve Londrada İngiliz, Yunan ve Türk siyasi liderleri toplantılar yaptıktan sonra Kıbrısa bağımsızlığı ve iki toplumada idaresi verildi. (16 Ağustos 1960) Ortak Kıbrıs Cumhuriyeti kuruldu. Bu bir empoze çözümdü. Nitekim, Makarios Londradan adaya döner dönmez ilan etti, “Bu, bir geçici anlaşmadır. ENOSİSe sıçrama tahtasıdır. EOKA kahramanlarının hedefi gerçekleşinceye kadar mücadele sürecektir. Şu anda mümkün olanı aldık”.
Kıbrıs Ortaklık Cumhuriyeti o nedenle ancak 1963 ün 21 Aralık gününe kadar yaşatıldı. Ruma güvenmeyen Kıbrıslı Türkler bekledikleri Rum saldırıları ile karşılaştı ve çatışmalar, adamızın daha da parçalanmasına neden oldu. Rumlar Cumhuriyeti silah zoru ile ele geçirdi, Türkler de kendi gettolarında, kantonlarında kendi kendilerini yönetmeye ve savunmaya başladı..Ta 1974 Temuz ayına kadar. Yunanistanın ve adadki EOKA “B” nin Makariosa karşı silahlı darbesine kadar..Ondan sonraki gelişmeleri başka bir yazımda tekrar anlatırım..
İşte , dün, Güneyde yapılan anma ve kutlama törenleri Rumların ENOSİS mücadelesinin başlangıç tarihini hetırlatmak ve Rum gençlerine “davamız daha bitmedi. Mücadeleye devam” sinyali vermek içindi.
Bence, Rum halkı anma ve kutlama yerine matem ilan etmeliydiler. Çünkü Kıbrıs adasının ve halklarının başlarına ne geldiyse Rum-Yunan ikilisinin Megalo İdea rüyası nedeniyle geldiği anlanmalı ve ona göre hareket edilmeliydi. Makarios, Grivas-Digenis, EOKA “A” ve EOKA “B” Kıbrısı şimdiki hallere düşürdü. Ada taksim edildi ve bir daha birleştirilmesi olanaksız hale getirildi. Yapılan Kıbrıs görüşmeleri ve pazarlıkları da adil bir çözüme ulaşamayacaktır. Kıbrıstaki de facto durum betonlaşacak, ebedileşecektir.

01 Nisan 2009

Özcan Özcanhan

 
Üst