Kıbrıs Türk'tür Türk kalacak.....

BAHAR

Dost Üyeler
Katılım
2 May 2008
Mesajlar
841
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
istanbul
Kıbrıs adası tarihte bir çok millete beşiklik etmiş Mısırlılar, Hititler, Persler, Büyük İskender, Romalılar, Bizanslılar, Cenevizler, Memluklular ve en son olarak da
Venediklilerin hüküm sürdüğü bir ada konumumda bulunmuştur. Venediklilerin bir yandan Osmanlı Devleti ile iyi geçinme çabalarının ardında Osmanlı Devletine Batı’da yapılan bütün kirli tezgahların arka planda destekçisi olmuştur.
II.Selim döneminde Venediklilerin ada halkı olan Ortodoks Hristiyanlara karşı onları Katolik yapma girişimleri sonrasında tutunduğu tavır ve Venediklilerin ada üzerinden bölgede korsanlar yoluyla verilen zararlara göz yumması ve staretjik konumu itibariyle artık fethedilmesi şart olan Kıbrıs adası,...


Lala Mustafa Paşa tarafından 1571 yılında fethedilmiş olup 1570-1571 arası 50000 vatan evladı Kıbrısın Fethi için şehadete nazmetmiştir.
1571 den 2008’e tam 437 yıldır Türk toprağıdır. Türklerin yaşadıkları bir coğrafyadır. Verilere göre Türkiye’ye 71 km, Suriye’ye 98 km, Mısır’a 384 km, Yunanistan’a 900 km uzaklıkta bulunmaktadır. Ada yerleşkesi bakımından Ege Denizi, Marmara Denizi ve Karadenize açılan deniz yolu üzerinde bulunmakta olup, Batı Akdeniz ve Süveyş Kanalı vasıtasıyla Kızıldenize, Akdenizden Mezopotamya üzerinden İran Körfezi ne uzanan stratejik bir konuma sahip olması Ortadoğu ve bölgede gözü olan bütün sömürgeci devletlerin her zaman iştahını kabartmıştır.
XIX. yüzyılda Osmanlı Devletinin yıkılış sürecinde tarihte 93 harbi diye anılan Osmanlı-Rus harbinde Rusların İstanbul Yeşilköy’e kadar gelmeleri ve daha sonra 1878’de Ayestefanos Anlaşmasıyla Kars, Ardahan ve Batum topraklarını işgaliyle Türk-İngiliz işbirliği adı altında bölgedeki sinsi emellerinde Kıbrısı kullanmak istiyordu. Kıbrıs İngiltere için Atlantik Okyanusundan Hint okyanusuna kadar uzanan bir deniz yolu üzerinde bulunuyor ve İngiltere için Akdenizde Cebelitarık ve Matladan sonra üçüncü bir üs ve stratejik önem taşıması amacıyla Osmanlının toprağını geçici olarak kullanmak için elde ediyordu. Adaya yerleşen bu sömürge devleti I.Dünya savaşının başlamasıyla 5 Kasım 1914 günü İngiltere hem Osmanlıya savaş ilan ediyor hem de Kıbrıs adasını ilhak ettiğini ilan ediyordu.
Milli mücadele sürecine giren genç Türkiye Cumhuriyeti Lozan Anlaşmasında Kıbrıs ile ilgili üç madde geçiyordu;
16. madde ile Türkiye, Lozan Anlaşmasıyla belirlenen sınırlar dışındaki tüm toprakları üzerindeki haklarından vazgeçmiştir. Fakat bu madde içinde yer alan adaları ilgilendiren; “adaların geleceğinin ilgililer tarafından saptanacağı” cümlesi ile Kıbrıs’ın geleceği konusunda Türk tarafına haklar vermektedir.
20. madde ise; “Türkiye Hükümeti Kıbrıs’ın Britanya Hükümeti tarafından 5 Kasım 1914’te ilan edilen ilhakını tanıdığın beyan eder” şeklindedir. Acık ve net olan bu madde ile Kıbrıs’ın İngiltere’ye ilhakı resmen tanınmıştır.
21.madde ile de, Kıbrıs’ta Türk tabiyetindeki nüfusun İngiliz vatandaşlığına geçişleri bazı koşullar içinde hükme bağlanmaktadır. Buna göre Türk vatandaşı olarak kalmak veya İngiliz uyruğuna geçmek için Kıbrıs Türklerine iki yıllık bir süre tanınmıştır. Türk vatandaşlığını korumak isteyenler bu süre zarfında karar vermek ve karar verdikten bir yıl sonra da adayı terk etmek zorunda kalmışlardır.
1571’de şehit kanlarıyla alınan bu toprak Osmanlının son döneminden itibaren masada kalemle kaybediliyordu.
Kıbrıs adasının İngilizlerin elinde bulunmasıyla dün devletimizin tebası durumunda bulunan Rumlar adada devlet olmak istiyor ve Megali İdeasında ENOSİS için hayaller kuruyor ve bu hayalleri için yeri geliyor masada yeri geliyor adada Türklere yapılmadık hainlik bırakmıyorlardı. Yunan Parlementosu 28 Şubat 1947’te Kıbrıs’ın Yunanistan’a ilhakı yönünde bütün meclisin oy birliği ile karar alıyorlardı.
Makarios’un Başpiskopos seçilmesiyle iyice azan Rumlar iyice Enosis çığırtkanlıkları yapıyorlardı. İngiltere Hükümeti Londra’da Doğu Akdeniz’in Güvenliği ve Kıbrıs isimli bir konferans düzenliyor ve İngiltere Hükümeti Dışişleri Bakanı, Yunanistan Dışişleri bakanı ve Türkiye Cumuhriyetinin Dışişleri Bakanı katılıyor. Konferansın başladığı günlerde Atatürk’ün Selanik’teki evine bomba konuyor ve İstanbul’da da 6-7 Eylül olayları cereyan edince konferans sonuçsuz dağılıyordu.
Kıbrıs’ta geçici bir hükümet kuruluyor anayasa hazırlandıktan sonra 16 Ağustos 1960 tarihinde Kıbrıs Cumhuriyeti kuruluyordu. Cumhurbaşkanı Makarios, Cumhurbaşkanı Yardımcısı ise Dr. Fazlı Küçük oluyordu.
Makarios’un kışkırtmalarıyla Rum Terör Örgütü E.O.K.A. Kanlı Noel diye anılan 21 Aralık 1963 de 24 Türkün canına kıyıyorlardı. Bu saldırılarda çoluk çocuk demeden vunharca katliamlar yapıyorlardı. Bunun üzerine 25 Aralık’ta Türk jetleri Lefkoşe semalarında görülüyordu. 15 Kasım 1967’de Rumlar Geçitkale ve Boğaziçi köylerine saldırıyordu. Daha sonra ki Rum saldırılarında bir çok Türk köyüne daha saldırılar devam ediyor binlerce Kıbrıs Türkü zulüm ve işkencelerden geçiriliyor yurtlarından ediliyordu.
17 Kasım 1967 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi adadaki saldırıların devamı halinde Yunanistana savaş ilan edileceği kararını alıyordu. Bunun ardından Türk köyleriden geri çekiliyordu. Bunun akabinde Geçici Türk Yönetimi ilan ediliyor daha sonra Geçici sıfatı kaldırılarak Türk Yönetimi adını alıyordu. Yönetimin başına ilik olarak Dr. Fazlı Küçük getiriliyor daha sonra bu göreve 1973 yılında seçimler yapılarak Rauf Denktaş geliyordu.
Yunanistan da yapılan hükümet devrimiyle yeniden ayaklanan ENOSİS planları E.O.K.A. adlı terör örgütü yeniden harekete geçiyor ve saldırılarını sürdürüyordu. Bunun üzerine 20 Temmuz 1974 sabahı Türk askeri adayı çıkıyor ve dosta düşmana planları bozduğunu haykırıyordu. Bu sürecin devamın da ise 13 Şubat 1975 tarihinde Kıbrıs Türk Federe Devleti ilan ediliyordu. Daha sonra 15 Kasım 1983 tarihinde ise Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti kuruluyordu.
Buradan adada bulunan Türk askerine işgalci deme aymazlığını gösteren Amerika ile at pazarlığına kalkan bu siyasi iktidarın Annan Planını destekleyerek adada Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinin Cumhurbaşkanı Rauf DENKTAŞ Beyefendi’ye yaptığı haksızlıkları edepsizlikleri bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
Siz gidin Kıbrıs’ta Memolilerle yol arkadaşlığı yapın, siz gidin Kerkük’te Musul’da Türkmenin kanına giren Talabaniyle, Barzaniyle iş birliği yapın.
15 Kasım 1983’te kurulan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bugün tam 25 yaşında.
Yaşasın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti…
SEZER YOZGAT
 
Üst