Ismet inönü meselesi 3
[FONT=times new roman,serif]Fethi Okyar ATATÜRK'ün teklifini kabul ederek bir muhalefet partisi kurmasını şöyle açıklar:
[FONT=times new roman,serif]-"İsmet Paşa'nın hodbinliği, nihayetsiz iddialı tavrı, hudutsuz mevki hırsına eklenen yetersizliği ve etrafında cereyan fecaatler yüzünden memleket bir uçuruma doğru sürüklenmekte iken, haykırmamak elimden gelmiyordu!"
[FONT=times new roman,serif]Serbest Fırka'ya giren Ağaoğlu Ahmet Bey de durumu, ATATÜRK'ün önünde İsmet Paşa ile şöyle tartışmıştı:
[FONT=times new roman,serif]Ağaoğlu -"Paşam, öyle bir çevre içinde yaşıyoruz ki, Hükümet'in icraatını tenkit için kimsede şevk ve cesaret bırakılmamıştır."
[FONT=times new roman,serif]İsmet paşa- "Emekli Kanunu Fırka'da müzakere edilirken, pekala siz de söz aldınız ve kanunu tenkit ettiniz."
[FONT=times new roman,serif]Ağaoğlu - "Tenkit ettim, ama neye yaradı?..
[FONT=times new roman,serif]Ben kürsüde iken, sözlerimi mebusların tasvip ettiğini yüzlerinden ve hallerinden görüyordum...
[FONT=times new roman,serif]Fakat hemen kürsüye geldiniz ve kanunu savundunuz!..
[FONT=times new roman,serif]Ondan sonra da bana hak veren mebuslar kanunu kabul ettiler."
[FONT=times new roman,serif]Bahsedilen kanun "bir saat" vekil sandalyesinde oturan bir zatın, vekillikten çekildikten sonra 150 lira emekli maaşı alması hükmünü ihtiva ediyordu!..
[FONT=times new roman,serif]Bu, o güne göre inanılmaz yükseklikte bir maaştı!..
[FONT=times new roman,serif]"ATATÜRK, bunun üzerine Fethi Bey'e, "Fransa'da vaziyet nasıldır?" diye sordu...
[FONT=times new roman,serif]Fethi Bey:
[FONT=times new roman,serif]- "Fransa'da düşen vekillere böyle bir emekli maaşı söz konusu olmaz!.. Böyle bir kanun geçse, kamuoyu kıyameti koparır," cevabını verdi."
[FONT=times new roman,serif]Bu söz üzerine İsmet Paşa şu hayret verici cevapla kendini savunmuştur:
[FONT=times new roman,serif]- "Bu kanun sadece vekillere değil, mebuslara da emeklilik hakkını temin ediyor!..
[FONT=times new roman,serif]Ahmet Bey idealisttir...
[FONT=times new roman,serif]Gerçeklerden anlamaz!..
[FONT=times new roman,serif]Ben Hükümet Reisi sıfatıyla mebus arkadaşlarımın menfaatine ilişkin bu meselede muhalif kalamazdım!...
[FONT=times new roman,serif]PARA MESELESİ'dir!..
[FONT=times new roman,serif]Gerçeklere riayet lazımdır!"
[FONT=times new roman,serif]Görüldüğü gibi, İsmet Paşa milletvekillerine şahsi menfaat temin eden kanunlar vasıtasıyla onları safına çekmesi bir yana; milletvekillerinin kendi maaşlarını fahiş oranlarda yükseltip, kendilerine olmayacak imtiyazlar tanıyan kanunlar çıkartmalarına da, emsal teşkil etmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]MİLLET'in nefretini çeken bu uygulama, İsmet Paşa ile başlamıştır!.
[FONT=times new roman,serif]Neticede, halkın kendisine olan tepkisini, ATATÜRK'e karşı imiş gibi göstermeyi de başardı bizim İsmet Paşa, ve muhalif partiyi 3 ayda ekarte etti!..
[FONT=times new roman,serif]Kemal Tahir bunu şöyle anlatır:
[FONT=times new roman,serif]- "Serbest Fırka kapanmadan iki gün önce Cumhuriyet'te Yunus Nadi:
[FONT=times new roman,serif]"Ya partinin başına geç, devrimleri koru, ya da biz sensiz bunu yapacağız!." diyordu."
[FONT=times new roman,serif]"Yunus Nadi bu gücü kendinde bulamazdı!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Öyleyse partiyi eline geçirmiş olan İsmet Paşa, GAZİ'yi göreve çağırıyordu!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif](Yoksa) GAZİ'yi sarsalamak kimin haddine?.."
[FONT=times new roman,serif]"GAZİ politika yaptı, Fethi Bey'i İsmet Paşa'ya kurban verdi!.."
[FONT=times new roman,serif]"Ancak uzun yıllar sonra, İsmet Paşa'yı görevden alıp Celal Bayar'ı başbakan yapabildi!.."
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK "politika" yaptı, ama mecburdu!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Koca GAZİ, memleketi yöneten partiyi İsmet beye kaptırdığını, aslında Meclis'te hiç te güçlü olmadığını sezmişti!.
[FONT=times new roman,serif]Fethi Okyar da bu gelişmeye, yanlış hedefler seçerek yardımcı olmuştur...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Onun yanlış tercihleri, partisinin gerici bir hüviyet almasına yol açmıştı.
[FONT=times new roman,serif]3 ay içinde partiyi kapatmak zorunda kaldı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İsmet Paşa olaydan daha da güçlenmiş olarak çıktı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]1937'e kadar rakipsiz kaldı!..
[FONT=times new roman,serif]Şevket Süreyya bu konuda şöyle yazar:
[FONT=times new roman,serif]- "İsmet Paşa her şeye rağmen TEK PARTİ ADAMI idi ve öyle kalacaktı!.."
[FONT=times new roman,serif]- "Hatta bir kısım politikacılar, GAZİ'nin yeni bir parti yaratma teşebbüsünü, "İsmet Paşa'nın sivrilmiş otoritesi"ne ve "söz sahipliği"ne karşı saydılar... Onlara göre GAZİ, artık harf, dil, tarih ve kültür işlerine kendini vermişti... HER ŞEY GAZİ'NİN ELİNDE GÖRÜNMEKLE BERABER, İSMET PAŞA HÜKÜMETTE TEK SÖZ SAHİBİ GÖRÜNÜYORDU!.."
[FONT=times new roman,serif]Gerçekten öyle idi!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK CHP'yi İsmet'e bıraktığı gibi, şahsiyetleri açısından Meclis'e girmesini istediği bir kaç kişinin dışındaki mebusların tercihine de karışmazdı!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]GAZİ'nin aslında parti teşkilatının tercihine bıraktığı sayının büyük kısmı için, İsmet ne yapar eder, kendine çok yakın ve sadık adamların listeye alınmasını ve seçilmesini sağlardı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Arada bir çıkan muhalifleri de terörü ile sindirirdi...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Böylece Meclis görüşmelerine fazla katılmayan, Köşk'ten çıkıp halkın arasına fazla karışamıyan GAZİ'ye her şey, "süt liman" görünürdü.
[FONT=times new roman,serif]Yalnız burada iki hususu birbirinden ayırmak gerekir...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İSMET paşanın GAZİ'yi aldattığı bir gerçektir!...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Ama bu durumu, bazılarının yaptığı gibi "ATATÜRK, İsmet bey, GAZİ Paşasız bir şey yapmazdı" diye yorumlamak son derece yanlış olur.
[FONT=times new roman,serif]Böyle düşünenler ATATÜRK'ün bir gün sofrasında "Bir lokma ekmek yiyor, bir kadeh rakımı şuracıkta rahat içiyorsam, bunu İsmet'in sayesinde yapabiliyorum!" [FONT=times new roman,serif]demiş olmasına bağlarlar...
[FONT=times new roman,serif]Halbuki ATATÜRK'ün çok yakını KILIÇ ALİ, hatıralarında "olayın başka türlü olduğunu, ATATÜRK'ün bu sözü ettikten sonra karşısında oturanlara göz kırptığını, yani İsmet'in böyle kendini bir halt sanmasıyla dalga geçtiğini" [FONT=times new roman,serif]anlatır!.. (Bakınız: ATATÜRK'ÜN HUSUSİYETLERİ, Cumhuriyet Yayınları 1998)
[FONT=times new roman,serif]İşin kandırmaca, aldatmaca yönü çok önemlidir!..
[FONT=times new roman,serif] İsmet bey, GAZİ'nin çevresinde öyle bir "koruma" halkası oluşturmuştu ki, istemediği kimse o kordonu aşıp GAZİ'ye kolay ulaşamaz, GAZİ de canının istediği gibi Köşk'ten ayrılamazdı!..
[FONT=times new roman,serif]Bir seferinde tek başına "kaybolup" şehre inmişti de, adeta yer yerinden oynamıştı!..
[FONT=times new roman,serif]Kemal Tahir şöyle diyor:
[FONT=times new roman,serif]"Cumhuriyet döneminde de azgın BATICILIK yapıldı... O kadar ki, takvimimizi, ağırlık, uzunluk ölçülerimizi bile değiştirdik!.. Tek BATI'ya benziyelim diye!."
[FONT=times new roman,serif]BATI'dan alınanlar sadece yukarda sayılanlardan ibaret değildi!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Alfabemizi, kıyafetimizi, tatilimizi, saatimizi; nikah, cenaze, yemek sistemimizi; hukuk sistemimizi, devlet idaremizi, değiştirdik.
[FONT=times new roman,serif]GAZİ bu hataları nasıl yaptı?..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Sözlerini inceleyince görüyoruz ki, kendisi AMANSIZ bir BATI DÜŞMANI'dır!.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Davranışlarını inceleyince görüyoruz ki, ATATÜRK BATI İLE HİÇ BİR İTTİFAKA GİRMEMİŞTİR!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Çünkü o BATI'yı insafsız SÖMÜRGECİ ve ZALİM görür!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]MAZLUM MİLLETLER'in BATI HEGOMONYASI'ndan kurtulacağı günün hayalini kurar!...
[FONT=times new roman,serif]Peki, nasıl oldu da, GAZİ böyle bir gaflete düştü?..
[FONT=times new roman,serif]Belki BATI'ya benzer bir hüviyet kazanırsak, BATILILAR'ın bizi rahat bırakacağını düşünmüştür...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Çünkü o dönemde LOZAN sonuçlarını hazmedeyen BATILILAR, her yönden yeni DEVLET'i sıkıştırıyorlardı!..
[FONT=times new roman,serif]Bir ihtimal de GAZİ'nin "MUASIR MEDENİYET"i BATI'da gördüğü için; ve bir dönem KÜLTÜR, MEDENİYET ve TEKNOLOJİ'yi AYNI telakki ettiği için; BATI özelliklerini almamız gerektiğini düşünenlere uymuş olmasıdır...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bizce hatası buradadır.
[FONT=times new roman,serif]GAZİ bu konuda olumlu ve temiz düşünceler ile hareket etmiştir.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Eğer yaşayıp 2. Dünya Harbi'ni görseydi, BATICI uygulamalardan hemen vazgeçerdi!..
[FONT=times new roman,serif]GAZİ, Almanlar'ın Polonya'da yaktığı insanları, İtalyanlar'ın Habeşistan'da yaptıklarını, ve atom bombasının Japonya'da öldürdüğü masum insanları görseydi, BATI'nın MUASIR MEDENİYET'in değil, sadece TEKNOLOJİ'nin merkezi olduğunu farkeder, KÜLTÜR ve MEDENİYET'imize el değmesine izin vermezdi!..
[FONT=times new roman,serif]MUSTAFA KEMAL PAŞA zaten 1920'lerden beri hep ŞARK'ı savunmuştu!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Peki, nasıl oldu da GAZİ bir dönem BATI rüzgarına kapıldı?
[FONT=times new roman,serif]Buna cevap vermeden, enteresan bir nokta üzerinde durmak gerekir...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Terakkiperver Fırka, Serbest Fırka ve Demokrat Partı hareketi, hiç bir zaman ATATÜRK'e karşı değil; hep İSMET PAŞA'ya karşı olmuştur!..
[FONT=times new roman,serif]Meclis de, halk ta 1921'den beri İSMET PAŞA'yı sevmezdi!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İSMET PAŞA, Meclis'i zamanla geleceğini kendisine bağlıyanlar ile doldurmuş, ama MİLLET'in sevgisini asla kazanamamıştır!..
[FONT=times new roman,serif]Çünkü TÜRK İNSANI inanılmaz sezgisi ile bu BATICI eğilimin, bu BATICI uygulamanın ATATÜRK'ten değil de, İSMET PAŞA'dan kaynaklandığını bilir!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Rauf Orbay'ın dediği gibi, İSMET PAŞA Lozan'dan çok değişmiş ve yurda tekrar MANDACI olarak dönmüştür!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Ve yine Rauf Orbay'ın belirttiği gibi, bir kaç hafta kaldığı Avrupa'dan sanki bir "uzman" edasıyla gelmiş ve ne yazık ki MUSTAFA KEMAL'i de kandırmış, fikirlerini ona empoze edebilmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]Mesela 17.2.1929'da ilk "öztürkçe" konuşmayı ATATÜRK DEĞİL; İSMET İNÖNÜ yapmıştır!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Yani dilin bozulması İsmet beyin marifetidir...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]GAZİ bu akıma 1935'e kadar kapılmış, daha sonra vazgeçmiştir.
[FONT=times new roman,serif]Onun için biz diyoruz ki, bu BATI TAKLİTÇİLİĞİ İSMET İNÖNÜ!NÜN MARİFETİDİR!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Allem etmiş, kallem etmiş, GAZİ'ye allayıp pullayıp yutturmuştur!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]"KUR'AN'I ve EZAN'ı TÜRK milletinden daha güzel okuyan yoktur" diyen ATATÜRK'e; bu dinsiz adam "Türkçe" EZAN'ı kabul ettirebilmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]Bizce GAZİ'NİN EN BÜYÜK HATASI, daha İSTİKLAL Savaşı'nın ilk günlerinde İSMET PAŞA'YI BERTARAF ETMEMESİ OLMUŞTUR!..
[FONT=times new roman,serif]"Peki, her şeyi İsmet paşa yaptıysa, o zaman 1930'dan sonraki hızlı sanayileşme her gücü elinde tutan İsmet Paşa'nın başarısı sayılmaz mı?" denilebilir...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Hayır!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]O başarı da onun değildir!..
[FONT=times new roman,serif]Serbest Fırka olayı memlekette her şeyin A'dan Z'ye bozuk olduğunu ortaya koymuştu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Halk sefalet içinde idi.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]EKONOMİ, Serbest Fırka'nın kapatılmasından sonra bizzat ATATÜRK tarafından ele alındı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bir ARAŞTIRMA konusu yapıldı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]MİLLİ EKONOMİ'nin hemen bütün alanlarını kapsayan PLAN anlayışı ortaya çıktı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]SANAYİ alanında eski dost SOVYET RUSYA'ya müracaat edildi...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Oradan gelen Profesör Pavlov başkanlığındaki Sovyet heyeti, TÜRK uzmanlar ile memleketi dolaşarak bir rapor hazırladı, İktisat Vekaleti'ne verdi...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bu rapor 1. Beş Yıllık Sanayi Planı'nın temelini teşkil etti.
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK, İsmet beyin bürokratik devlet anlayışı ile hakiki anlamda bir gelişme olamıyacağını farketmişti!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Onun kararlı tutumu sonucu İsmet, bazı değişiklikler yapmak zorunda kaldı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]1932 yılında ATATÜRK'ün ısrarı ile İktisat Vekili Mustafa Şeref Bey'i görevden alarak yerine İş Bankası Genel Müdürü Celal Bayar'ı getirdi!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Ondan gelen teklifleri uygulamak zorunda kaldı.
[FONT=times new roman,serif]Aslında Serbest Fırka denemesi sırasında Fethi Bey, Celal Bey'i de partiye almak istemiş, ancak İsmet buna engel olmuştu.
[FONT=times new roman,serif]Celal Bey ta 1921'de İktisat Vekili iken şöyle demişti:
[FONT=times new roman,serif]- "DEVLET sosyalizmine muarız olanlar, FERDİYET'i kuvvetli SERMAYE'si mebzul memleketler ahalisidir... TANZİMAT'tan beri elverişsiz şartlar altında AVRUPA KAPİTALİ'nin memleketimize imtiyazlı bir şekilde girmesinin ve iktisadi kaynaklarımıza hakim bulunmasının esef verici neticeleri gözönündedir!" ( Ş.S. Aydemir, İkinci Adam, Cilt 1 sf.413)
[FONT=times new roman,serif]Celal Bey, bu sözlerine rağmen, 1924'de İş Bankası'nın başına getirildiğinde İzmir İktisat Kongresi'nin "liberal" sayılabilecek kararlarına uygun davranmış, özel teşebbüsün gelişmesini sağlamaya çalışmıştı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]1932-1938 arasında DEVLETÇİ, 1946'dan sonra da LİBERAL olması; onun DOKTRİNCİ olmadığını gösterir.
[FONT=times new roman,serif]İsmet Paşa ancak Serbest Fırka'nın kurulduğu Ağustos 1930 tarihinde "mutedil devletçiliği" savunmaya başlamıştır ama; zamanla DOKTRİNCİ, BÜROKRATİK bir DEVLETÇİ olmuştur...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Halbuki ATATÜRK asla DOKTRİNCİ bir DEVLETÇİLİK gütmemiştir!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]O, politikasında günün ihtiyaçlarına göre değişiklik yapardı.
[FONT=times new roman,serif]İsmet Paşa ise CHP'nin 6 okuna rağmen, 1946'da DEMOKRAT PARTİ'nin LİBERAL politikasının ilgi görmesi üzerine, DEVLETÇİLİK'ten "fırt" diye dönmüş; 1970'li yılların "ORTANIN SOLU" uydurma prensibine kadar "devletçiliği" bir kenara bırakmıştır!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey, tam bir eyyamcıdır!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Gerçek ihtiyaca göre değil; rüzgara göre yön değiştirir!
[FONT=times new roman,serif]İsmet eyyamcı da, onun CHP'si değil mi?..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]1990'larda, 2000'lerde CHP hep "sosyal demokrat"tır ama, bütün özelleştirmelerin altında imzası vardır.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]DEVLETÇİLİK unutulup gitmiştir!
[FONT=times new roman,serif]İsmet Paşa Hükümeti, OSMANLI Devletinin borçlarını öder...
[FONT=times new roman,serif]1930 yılında 49.5 milyon lira ödenmiştir...
[FONT=times new roman,serif]Bu gider bütçesinin %14.6 idi!..
[FONT=times new roman,serif]Üstelik 1929'da dünya iktisadi buhranı başlamış, bizim ihracatımız düşmüştü!..
[FONT=times new roman,serif]Halbuki İsmet Paşa o yıl Lozan'daki kayıt ve kısıtlamalar kalkacağından çok rahatlıyacağımızı sanıyordu...
[FONT=times new roman,serif]Ticari piyasada iflaslar aldı yürüdü...
[FONT=times new roman,serif]Vergi tahsilatı düştü.
[FONT=times new roman,serif]1924-1930 arası yorgun fakat aceleci uygulamaları; 1930'dan sonra ATATÜRK'ün hastalığının başlamasına rağmen, yeni bir canlılık ve tutarlılık kazandı...
[FONT=times new roman,serif]Bir merkez bankası olmadığı halde para istikrarı korundu...
[FONT=times new roman,serif]Bütçe gelirleri düştüğü halde denge sağlandı.
[FONT=times new roman,serif]Bütün dünya ticareti sarsıldığı halde bizde dış ticaret dengesi muhafaza edildi...
[FONT=times new roman,serif]Demiryolu inşaatı sürdüğü gibi, yabancıların elindeki demiryolları da satın alındı. Sümerbank, Etibank gibi bankalar kuruldu.
[FONT=times new roman,serif]Yeni sanayi işletmeleri açıldı...
[FONT=times new roman,serif]5 yıllık planlı döneme geçildi.
[FONT=times new roman,serif]Şevket Süreyya 1931'den sonra başlıyan PLAN çalışmalarının dahi, İsmet Paşa hükümeti tarafından arzu edilen seviyede götürülemediğini, Rusya'dan alınan 8 milyon altın dolarlık kredinin de, ilgisizlik yüzünden tam kullanılamadığını belirtir!.. (Menderes'in Dramı sf.345)
[FONT=times new roman,serif]Kısacası, SANAYİLEŞME başarısı ATATÜRK'le, 1932'de İktisat Vekili olan CELAL BAYAR'a aittir...
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey ise, sözde küçük sanayii korumak için hazırladığı Muamele Vergisi ile büyük sanayiin gelişmesine sekte vurmuştur!..
[FONT=times new roman,serif]Güya lüzumsuz rekabeti önlemek için çıkartılan Sür Prodüksiyon Nizamnamesi de bir gelişmeyi engelleme vesikasıdır...
[FONT=times new roman,serif]Ş.S.Aydemir ise, bilhassa ikinci uygulamadan Celal Bayar'ı sorumlu tutar.
[FONT=times new roman,serif]Bu doğru bile olsa, bizce 1924-1932 arasında da, 1932-1937 arasında da İsmet Paşa Başbakan idi...
[FONT=times new roman,serif]Birincisinde olmayan SANAYİ ikincisinde nasıl kuruldu?..
[FONT=times new roman,serif]Değişiklik ne idi?..
[FONT=times new roman,serif]Değişiklik ATATÜRK'ün müdahalesi ve Celal Bayar'ın bakanlığı idi!..
[FONT=times new roman,serif]Elbette bu değerlendirmemiz Celal Bayar'ın gelmiş geçmiş hatalarını aklamaya yetmez, ama farkı ortaya koymaya yeter.
[FONT=times new roman,serif]DEMİRYOLU AĞLARI da bizce İsmet Paşa'ya mal edilemez!..
[FONT=times new roman,serif]Delilimiz de, onun Cumhurbaşkanlığı döneminde bu seferberliğin BİR DAHA BAŞLAMAMACASINA durmasıdır!
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK döneminde TÜRKİYE "ipotek"le borçlanmıyordu...
[FONT=times new roman,serif]Kapitalist ve emperyalist dünyaya, yabancı kontrolüne karşı asil bir direniş vardı.
[FONT=times new roman,serif]O yüzden dünya İKTİSADİ BUHRAN'ına rağmen herşey aksaksız hazineden vadesinde ödeniyordu...
[FONT=times new roman,serif]Bütçemiz, ödeme dengemiz güçsüzdü, ancak vatan gene demirağlarla örülmeye devam ediyordu.
[FONT=times new roman,serif]İsmet, 1932 yılına kadar ATATÜRK'le fazla zıtlaşmamıştır...
[FONT=times new roman,serif]Ancak İktisat Vekili Mustafa Şeref Bey'in ATATÜRK'ün müdahalesi ile istifa etmesi, yerine Bayar'ın adeta zorla getirilmesi, İsmet beyi korkunç kinlendirdi...
[FONT=times new roman,serif]Bu olayı gurur meselesi yaptı.
[FONT=times new roman,serif]Bir gece ATATÜRK'ün sofrasında aniden tepkisini gösterdi...
[FONT=times new roman,serif]Ortaya koyduğu tavra, "terbiyesizlik" demek daha doğru olur.
[FONT=times new roman,serif]O tarihe kadar ATATÜRK'ün karşısında "süt dökmüş kedi" gibi duran, her dediğine "hay hay" cevabını veren, azarlandığında boynunu büküp susan İsmet bey; bir gün birden efelendi.
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK'ün o akşam sofrasına davet edildiği halde, vaktinde "teşrif" etmedi...
[FONT=times new roman,serif]Sofrada buz gibi bir hava esti.
[FONT=times new roman,serif]Nihayet İsmet bey kapıda göründü.
[FONT=times new roman,serif]Etrafına bakmadan boş bir sandalyeye oturdu...
[FONT=times new roman,serif]Cebinden bir akşam gazetesi çıkarıp GAZİ'nin yüzüne doğru açtı, sözde okumaya başladı...
[FONT=times new roman,serif]GAZİ'nin sorularını, latifelerini cevapsız bıraktı!..
[FONT=times new roman,serif]Sabrı tükenen ATATÜRK, bazı hatıra yazarlarına göre:
[FONT=times new roman,serif]- " İsmet, haddini bil! Yoksa seni ayağımın altında tahtakurusu gibi ezerim!" [FONT=times new roman,serif]dedi...
[FONT=times new roman,serif]Sofrayı dağıttı, İsmet İnönü'yü bir odaya çekti!..
[FONT=times new roman,serif]Ne konuştular bilinmez ama, olay yatışmış göründü.
[FONT=times new roman,serif]Taa 1937'e kadar!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey, ATATÜRK karşısındaki bütün pısırıklığına rağmen, o gün niye "arslan" kesilmişti?..
[FONT=times new roman,serif]Bizce sebep açık!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey, bunca yıl sinsi sinsi ATATÜRK'ün altını oymuş, Parti'yi ve Meclis'i o mahut terörü ile ele geçirmişti!..
[FONT=times new roman,serif]Kendini "silinmez" zannediyordu!..
[FONT=times new roman,serif]Bütün bunlara rağmen zılgıtı yiyince tekrar "kedi"ye dönmüştür.
[FONT=times new roman,serif]Bu terör meselesini de biz uydurmuyoruz...
[FONT=times new roman,serif]Falih Rıfkı Atay diyor ki:
[FONT=times new roman,serif]- " Nüfuzu o kadar büyüktü ki, bugün kendisinden lâğubalice bahsedenlerin, İsmet Paşa sofraya gelince, ağızlarını bile açamadıkları sayısız akşamları hatırlıyarak içimden gülüyorum."
[FONT=times new roman,serif]Bu tavır sık gördüğümüz bir davranışı hatırlatır...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Patron karşısında el pençe divan duran şefler müdürler; gariban memurlar karşısında kral kesilir. "Patron gitsin, ben sana yapacağımı bilirim," diye oturduğu yerden gözdağı verir.
[FONT=times new roman,serif]1937'de, Başbakanlığının son günlerinde tekrar küstahlaşıp ATATÜRK'ün yüzüne karşı "Sofradan emirler alıyoruz!" demiştir...
[FONT=times new roman,serif]Halbuki ATATÜRK, 1923'DEN SONRA HÜKÜMET İŞLERİ'NE HEMEN HİÇ KARIŞMAMIŞTIR!..
[FONT=times new roman,serif]Bakan ve milletvekili maaşlarına yapılan zam hikayesini daha önce anlatmıştık...
[FONT=times new roman,serif]O olayı da soruşturmuş, ancak karışmamıştı..
[FONT=times new roman,serif]Bunda kendisinin DEMOKRAT RUHLU olması önemli yer tutar...
[FONT=times new roman,serif]Ancak İsmet'in onu KÖŞK'E adeta HAPSETMESİ de unutulmalıdır!..
[FONT=times new roman,serif]Ancak ATATÜRK sadece DIŞ SİYASET ile yakından ilgilenirdi...
[FONT=times new roman,serif]Bu yüzden Dışişleri ile ilgili önemli yazışmaların birer sureti ona gelirdi...
[FONT=times new roman,serif]Özellikle 1933 yılından sonra hiç bir uluslararası gelişmeyi kaçırmaz olmuştu...
[FONT=times new roman,serif]Balkan Paktı, Sadabat Paktı, Hatay meselesi hep ATATÜRK'ün yakın ilgisi sonucu elde edilmiş başarılardır.
[FONT=times new roman,serif]Bir ara öyle oldu ki, DIŞ MÜNASEBETLER Ankara'dan değil, ATATÜRK'ün bulunduğu Florya Köşkü'nden idare edilir hale geldi...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Üstelik ATATÜRK'ün bazı tesbitleri ne İsmet Paşa'nın, ne de Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras'ın düşüncelerine uyuyordu.
[FONT=times new roman,serif]Bir gece sabaha kadar süren çekişmeli muhabere sonunda ipler koptu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Konu, Akdeniz'de korsanlığın önlenmesini ele alan Nyon Anlaşması'ydı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK İsviçre'de bulunan Tevfik Rüştü Bey'i doğrudan aramış, görüşmüştü...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İsmet beyde bunu hazmedememişti!..
[FONT=times new roman,serif]Önce Bakanlar Kurulu'unu topladı:
[FONT=times new roman,serif]" Bu bir hükümet buhranıdır... İstifa etmeyi düşünmüyor musunuz?" [FONT=times new roman,serif]diye onları da kışkırtmaya çalıştı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bakanlar bu olayı, zaman zaman ATATÜRK ile İsmet bey arasında meydana gelen sürtüşmelerden biri olarak aldılar, fazla tepki göstermediler.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bunun üzerine bir güzel azar işittiler...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Tam İsmet İstanbul'a gitmeye hazırlanıyordu ki, ATATÜRK Ankara'ya geldi.
[FONT=times new roman,serif]Halbuki ATATÜRK hükümet görüşünün değişmesi için bir baskı yapmamıştı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Nitekim anlaşma İsmet'in görüşlerine uygun olarak 14.9.1937'de imzalandı.
[FONT=times new roman,serif]17 Eylül'de Bakanlar Çankaya'ya davetli idiler...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Ancak İsmet gitmeden Anadolu Klubü'ne uğramış, bol miktarda viski içmişti.
[FONT=times new roman,serif]Çankaya'daki sofrada ATATÜRK sözü "Zıraat işlerinin iyi gitmediğine" getirdi...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Zıraat Vekili Muhlis Erkmen'i tenkit etti...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Kafası dumanlı İsmet bey:
[FONT=times new roman,serif]" Yani Zıraat Vekili'nin çekilmesi isteniyor!.. Tıpkı bundan evvel yapıldığı gibi fikrim alınmaya lüzum görülmeden vekillerim istifaya icbar ediliyor... En mühim memleket davaları hep sofra başında kararlaştırılıyor! Sofradan emirler alıyoruz!" [FONT=times new roman,serif]diye isyankâr bir eda ile konuştu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK müthiş sinirlendi!
[FONT=times new roman,serif]Bu olaydan bir gün sonra (20.9.1937) trenle İstanbul'a giderken ikisi bir kompartımana kapandılar...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK İsmet beye şunları söyledi:
[FONT=times new roman,serif]-"Ben şimdiye kadar her işte mutabık olduğumuzu sanıyordum... Dün geceki halinden ANLADIM Kİ, YANILMIŞIM!.. Madem ki aramızda mutabakat yoktur, bu vaziyette artık teşrik-i mesai edemeyiz...Celal Bayar'a ne dersin?.."
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey hemen gevşedi:
[FONT=times new roman,serif]-"İsabet buyurdunuz!.. Her hususta olduğu gibi!"
[FONT=times new roman,serif]Bu şekilde hiç beklemediği bir şekilde Başbakanlık'tan alınıp yerine İktisat Vekili Celal Bayar getirilince, çok şaşırdı!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Tekrar eski bozuk şekline haline döndü.
[FONT=times new roman,serif]İsmet Bozdağ bir eserinde ATATÜRK'le İsmet beyin daha sonraki 3. büyük ve son kavgasını da uzun uzun anlatır...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Aynı asansöre gülerek binen ikili, kavgalı çıkarlar!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Çünkü İsmet içerde "Çalışırken içmiyorsunuz.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bu sağlığınıza iyi geliyor.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Vazifeden ayrıldığıma seviniyorum" demiş...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK te, bu ifadeyi "Ben Başbakan iken bütün işleri ben yapardım, sen keyfine bakardın...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Celal Bayar gelince, onun beceriksizliğinden dolayı hükümet işleri ile ilgilenmek durumunda kaldın!" mânâsına almış... korkunç sinirlenmiş!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İsmet beyi, "Sen hangi işi benim desteğim olmadan hak ettin?" diyerek çok kötü benzetmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet, derhal pişman olmuş,"Beni siz yarattınız!.. Siz olmasaydınız, ben bir hiçtim" diye yaltaklanmıştır ama, ATATÜRK artık onu defterden tamamen silmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK'ün bu toplantıdaki:
[FONT=times new roman,serif]- "Ben başvekillere değil, DEVLET'imin, MİLLET'imin işlerine yardım ediyorum... Bu işleri bir yere kadar İsmet Paşa götürür; bir yerden sonra Celal Bey taşımaya başlar... Hiç kimsenin kerameti kendinde görme hakkı yoktur!.. BİR DEVLET ADAMI, KERAMETİ KENDİSİNDE GÖRMEYE BAŞLADI MI, DEVLET ADAMLIĞINI BİTİRDİ DEMEKTİR!"
[FONT=times new roman,serif]Sözleri bütün DEVLET ADAMLARI'na ibret olacak niteliktedir!..
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK, İsmet beyin başbakanlıktan ayrıldıktan sonra rahat durmıyacağını bildiği için kendisine Londra Büyükelçiliği'ni teklif ettirmiştir...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Tevfik Rüştü red cevabını getirince de,"Hımm, demek bizimle uğraşacak," [FONT=times new roman,serif]demiştir!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Gerçekten de İsmet adını unutturmamak için çeşitli oyunlara girişmiş, mesela Hipodrum'a at yarışı seyretmeye gidip halkın arasına oturmuş, halk ta bu tevazuyu (!) görünce kendisini alkışlamıştır!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK, bu olayı da "İsmet Paşa'yı ben bilirim, bizim zayıf anımızı kollayacaktır," diye değerlendirmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey, başvekil olduğu 14 yıllık dönemde, hem başedemediği yolsuzluklara karşı donkişot gibi çıkışlar yaparak puan toplamış; hem de bu yolsuzlukları yapanların kendilerini "ATATÜRK'ün yakını" olarak göstermesini kullanıp, onun adını lekelemiştir!..
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK son yılında, İsmet bey tarafından cezalandırılmış Hasan Rıza Sayak, Nuri Conker, Kılıç Ali, Şükrü Kaya, Tevfik Rüştü ve Başbakan Celal Bey'in bulunduğu bir toplantıda Bayar'a seçimlere ne kadar kaldığını sormuştu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bayar'ın[FONT=times new roman,serif],[FONT=times new roman,serif]"Daha biraz vakit var, ama siz ne derseniz o olur,"[FONT=times new roman,serif] demesi üzerine gözlerinin içine bakarak, "Yapabilir misin?" [FONT=times new roman,serif]demişti!..
[FONT=times new roman,serif]Seçimlere daha 1.5 yıl vardı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK'ün amacı bir erken seçimle hem İsmet beyi, hem de onu tutan Refik Saydam ve avanesini ekarte etmekti!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Ne yazık ki bu plan gerçekleşmemiştir.
[FONT=times new roman,serif]İsmet Paşa, özellikle 1938'de ATATÜRK'ün hastalığı sırasında bir sürü dolaplar çevirmiş, bunların farkına varan ve onu artık ülke için tehlikeli gören ATATÜRK, yanına çağırmış; İsmet bey korkusundan gitmemiştir!..
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK ölüm döşeğinde; kendi yapamadığı işi, yani bu adamın ortadan kaldırılmasını, VASİYET etmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Emrinin yerine getirileceğinden emin olarak da, İş Bankası'ndaki hisselerini İsmet beyin çocuklarına bırakmıştır...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Y[FONT=times new roman,serif]etimlik çekmesinler diye!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Şükrü Kaya bu konuda şöyle der:
[FONT=times new roman,serif]- "ATATÜRK kendi yerine İsmet İnönü'nün geçmesini memleket için tehlikeli görüyordu!.. Biz de o kanıdaydık... ATATÜRK bu düşüncesini Bayar'a açıklamıştı!.."[FONT=times new roman,serif] (İsmet Bozdağ, Bitmeyen Kavga)
[FONT=times new roman,serif]Bu konuda çok rivayet vardır...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK kendisinden sonraki durumu ilk değerlendirmesinde:
[FONT=times new roman,serif]- "Ben hasta yataktayım... Celal Bey de hasta, yatıyor... Fevzi Paşa'nın da şekeri var... Ne olacak, bilmem!"
[FONT=times new roman,serif]demiştir... Kılıç Ali bu konuda "ATATÜRK'ün söylediği sözler arasında bu iki isimden başkasından bahsetmemesi, o zaman hepimizin dikkatini celbetmişti," [FONT=times new roman,serif]der...
[FONT=times new roman,serif]Bu arada, ATATÜRK'ün yaveri Salih Bozok, bir mektupla ATATÜRK'e siroz teşhisi konduğu sırrını İsmet beye duyurdu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Mektubun bir yerinde de "Ne tedbir alınır, bilmem"[FONT=times new roman,serif] diyordu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK bu mektubu öğrenince fena halde hiddetlendi!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bozok'u çağırıp, "İsmet Paşa'ya neden benden bahsediyorsun?..Bunun mânâsı nedir?..Bu hareketini hiç beğenmedim," [FONT=times new roman,serif]diyerek azarladı.
[FONT=times new roman,serif]5 Eylül 1938'de ATATÜRK durumu bir kere daha değerlendirerek şöyle demişti:
[FONT=times new roman,serif]"Evvela akla İsmet paşa gelir... Fakat nedense umumun sempatisini kazanamadığı görülüyor!.. Bir de Mareşal Fevzi Çakmak var... Kimse ile münazaa halinde değildir... Bu itibarla bence Devlet Başkanlığı için en münasip arkadaş odur."
[FONT=times new roman,serif]Hasan Rıza Soyak bu konuda şöyle yazar:
[FONT=times new roman,serif]- "Söylediklerinden anladım ki, ATATÜRK İsmet Paşa'nın tenkide tahammülsüzlüğü, hoşgörü hassasını yetersizliği, gerek Hükümet, gerekse Parti başında selahiyet ve mesuliyet sahibi arkadaşlarının yetki ve haklarına lüzumu kadar, hatta bazen hiç itibar etmiyerek her işi yalnız kendi arzu ve fikirleriyle yürütmeye çalışmasını beğenmemekte; memleketi o zamanlar Avrupa'da mevcut ŞEF idarelerine götüreceğinden endişe etmektedir!.. Belliydi ki, bir süre önce Recep Peker'in Avrupa seyahatinden döndükten sonra Parti kongresinde teklif edilen nizamname ve programın FAŞİST esaslarını unutmamıştı."
[FONT=times new roman,serif]- "İnönü'nün Cumhurbaşkanlığı'na geçer geçmez, hiç bir ciddi sebep ve lüzum olmadan kendisini MİLLİ ŞEF ve partisinin değişmez başkanı ilan ettirmesi ve bu hali uzun süre devam ettirmesi, derin ve uzak görüşlü BÜYÜK ADAM'ın endişelerinde ne kadar haklı olduğunu ispat etmiştir!.."
[FONT=times new roman,serif](Hasan Rıza Soyak, ATATÜRK'ten Hatıralar)
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK'ün İsmet Paşa'nın mülevves vücudunu ortadan kaldırmaya kesin karar verdiğini gösteren bir başka olay da şudur:
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK'ün kendisini müteaddit defalar çağırmasına rağmen gitmekten korkan İsmet, nihayet zorla götürüleceğini düşünerek yola koyulur...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İstasyona gidip kompartımana yerleşir.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Ancak Dr. Refik Saydam "Olmaz Paşam! Gidemezsiniz!.. Görmüyor musunuz, sizi öldürecekler!.. Eğer israr ederseniz, lokomotifin önüne yatarım" der...
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey bunun üzerine vazgeçer...
[FONT=times new roman,serif](İsmet Bozdağ, Bitmeyen Kavga)
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey ise olayı şöyle anlatır:
[FONT=times new roman,serif]- "Beni İstanbul'a götürmek için Şükrü Kaya ve onun tertibinde ansızın bir gayret belirdi... Ben de istiyordum. Fakat Şükrü Kaya tertibindeki bu gayret, yakın arkadaşlarımın dikkatini celbetti... Kat'iyen bırakmadılar!.. Onlar haklı ve isabetli çıktılar!.." [FONT=times new roman,serif](İsmet İnönü, Hatıralar)
[FONT=times new roman,serif]Acaba hangi hususta haklı çıktılar?..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK'ün artık kendine HAYAT HAKKI bile tanımadığında mı?..
[FONT=times new roman,serif]Ne var ki, sinsice ATATÜRK'ün kuyusunu kazan İsmet bey, daha önce anlattığımız gibi Parti'yi ve Meclis'i istediği gibi teşkil etmişti!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]TOPAL OSMAN gibi başını ATATÜRK yoluna adamış biri yoktu ki, emri yerine getirsin!..
[FONT=times new roman,serif]1937'de GÖREVİNDEN ALINMASINDAN SONRA yeni bir SEÇİM de yapılmadığı için, ATA'nın ölümünden sonra ipleri hemen eline geçirmiş, bir terör ortamı kurmuş; ve büyük ekseriyetle Cumhurbaşkanı seçilerek paçayı kurtarmıştır!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bu operasyonda 1.Ordu Kumandanı Ali Fuat Cebesoy'un büyük etkisi olmuştur.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Ali Fuat Paşa, bazı kimseleri, bu arada Mareşal Fevzi Çakmak'ı ziyaret ederek örtülü şekilde tehdit etmiş, İsmet beyin Cumhurbaşkanlığı'nı sağlamıştır!
[FONT=times new roman,serif]1938'de İsmet'in paçayı kurtarması demek, 35 yıl daha memleketin başına dert olması demekti!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Öyle de olmuştur...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Başta Şükrü Kaya olmak üzere bu olaya şahit olan kişilerin hatıraları da çalınmış, satın alınmış, yok edilmiş, gerçekler gözlerden uzak tutulmuştur!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Harp Tarihi arşivlerindeki belgeler tahrif ve imha edilmiştir!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet kısa zamanda gerçek yüzünü ortaya koymuş, Avrupa'daki "diktatör yöneticiler" modasına hemen kapılmış ve kendisini "milli sef" ilan ettirmiştir!..(26.12.1938).
[FONT=times new roman,serif]Düşünün bir kere!.. Haçik namlı, TÜRK olmadığını ima eden biri, TÜRK MİLLİ ŞEFİ!.. Bu milliyetsizin MİLLET'e neler ettiğini anlatmaya dil yetmez!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet göreve gelişinin hemen arkasından paralardan ATATÜRK resmini kaldırttı, kendi resmini koydurdu!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Kendi heykellerini diktirdi.
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]ATATÜRK'ün hiç yapmadığı bir şeyi başlattı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Bayram törenlerini heykeller önündeki saygı duruşlarına çevirdi!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Böylece gerçek ATATÜRKÇÜ anlayış ve düşünceyi unutturup, anlamsız seromonileri "Atatürk'çülük" diye yutturdu!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet Paşa TÜRK OCAKLARI'na kayıtlı idi!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Duyan da onu ateşli bir TÜRKÇÜ sanır...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Halbuki ATATÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ'ni hiç uygulamadığı gibi, Milliyetçilere de etmediği eziyet kalmamıştır!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Onları tabutluk denilen hücrelere kapatmış, işkenceden geçirmiştir...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Üstelik bu kişiler hiç bir terör olayına karışmadıkları, herhangi bir olay çıkarmadıkları halde!
[FONT=times new roman,serif]TÜRKİYE, 2. Dünya harbine kadar bütün dünya devletleri ile normal siyasi münasebet kurmuş, ancak bir ittifak içinde yer almamıştı...
[FONT=times new roman,serif]Sovyetler Birliği ile dosttu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Balkan Paktı ve Sadabat Paktı ile de komşularıyla olan ilişkilerini düzene sokmuştu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]TÜRKİYE'nin kendine BATI'da müttefik araması, İsmet Paşa'nın tercihidir, ATATÜRK'ün değil!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Sovyetler ile arasının bozulmasına sebep İsmet Paşa'dır, ATATÜRK değil!..
[FONT=times new roman,serif]Stalin 28.6.1945'de TÜRKİYE'den toprak talebinde bulundu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Buna göre Kars ve Ardahan Sovyetler'e verilmeli ayrıca Boğazlar'da kontrol hakkı tanınmalıydı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]1925 TÜRK-Sovyet saldırmazlık anlaşmasının yenilenmesi için bu hususlar şart koşulmuştu!..
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İsmet Paşa bunun üzerine BATI ile yakınlaşmış, yeni kurulan Birleşmiş Milletler Teşkilatı'na girmi; ancak esas ittifakı 1951'de NATO'ya giren Menderes kurmuştur...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Menderes 1949'da kurulmuş olan NATO'ya alınmak için 1.7.1950'de, yani ayağının tozu ile Kore'ye asker göndermişti!..
[FONT=times new roman,serif]İsmet 1939'da başlıyan 2. Dünya Savaşı ile bocalamaya başlamıştı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Dönemin Fransız Büyükelçisi, TÜRKİYE'nin Mayıs 1939'da dahi BATI'ya yönelik bir ülke olmadığını şu sözlerle anlatır:
[FONT=times new roman,serif]- " Paris'tekilerin İnönü'nün Avrupa işlerine sırtını çevirmiş, sadece Sadabat Paktı'na önem vererek ülkesinin Arap dünyası ile ilişkiler kurmaya çalıştığını ileri sürmelerine üzülürdüm."
[FONT=times new roman,serif]Bilindiği gibi Sadabat Paktı, 1937'de ATATÜRK tarafından BATI'ya karşı arkamızı emniyete almak için kurulmuştu...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Yani o tarihte dahi BATICILIK yoktu!..
[FONT=times new roman,serif]Ne yazık ki, Fransız Elçisinin yukardaki sözleri sarfettiği günlerde, General Weyland'ın ziyaretinden sonra, Fransa ve İngiltere ile anlaşmalar imzalandı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Alman elçisi Von Papen "TÜRKİYE bu anlaşmalardan vazgeçerse, veya şartlarını hafifletirse, Ankara'yla bir saldırmazlık paktı imzalayacaklarını, hatta İtalya'nın elindeki bazı EGE ADALARI'nı bize vereceklerini"[FONT=times new roman,serif] bildirdi...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]İsmet bey, bu teklifi reddetti!
[FONT=times new roman,serif]Biz bu tavrı "peşin bir hata" olarak yorumlarız...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Eğer bu teklif kabul edilseydi, BATI'ya karşı elimizde bir başka koz olacaktı...
[FONT=times new roman,serif]
[FONT=times new roman,serif]Nasıl Almanlar BATI ile anlaşmamızı önlemek için tavizler vermiş iseler; BATILILAR da Almanya ile yakınlaşmamamız için belki bize BATI TRAKYA'yı, belki MUSUL, HALEP'i teklif edeceklerdi!..