Ayıklayınız Pirincin Taşını

Özcan Özcanhan

Onursal Üye
Katılım
9 Nis 2009
Mesajlar
62
Tepkime puanı
0
Puanları
0
AYIKLAYINIZ PİRİNCİN TAŞINI

Dostum Serdar Denktaş’ın cesaretinden hiç kuşkum olmamıştı. Son yaptığı çıkış ile , “biz de oy satın aldık diğerleri de. Çıksın birisi ben oy satın almadım, para teklifi de almadım desin” gibi bir ifade kullanmış ve son seçimlerimizde oynanan bazı çirkin oyunları dile getirmişti.
Güvendiğim hukukculara sordum.
Oy satmak veya oy satın almak suç mudur?
EVET, dediler ve şunları eklediler: “5/76 sayılı Seçim ve Halk Oylaması Yasası, Madde 188 e bakılsın. Gayet açık ve net biçimde görülecektir ki haksız oy sağlamak veya başkasına oy verilmesini önlemek, suçtur.”
Hukukcu değilim amma, Fıkra 188 (bir) ve fıkra (iki) açıkca, anlaşılır biçimde belirtiyor. Birilerine benzin, yemek vs. vs. sağlayarak oy toplamak , veya başkasına oy verilmesini önlemek, suçtur. Bunlara karşılık oy veren seçmen de suç işlemiş sayılır. Bu suçlara Mahkemelerimiz ve yargıçlarımız da 2 yıl ve 4 yıla kadar hapislik cezası verebilir.
Buyursun şimdi, oy satan ve veya satın alan her kimse ayıklasın pirincin taşlarını.
Serdarı bir yerde takdir ederken, sormadan da geçemiyeceğim.
Oy satmak veya oy satın almak, daha başka başka numaralara başvurmak sadece ve sadece bu son seçimlerimizde mi yaşanmıştır?
DP Genel Başkanı Serdar Denktaş, her halde artık dayanamadı ve patlattı bombayı. Uyarıda bulundu . “Bu konunun üzerine gitmezsek yara kangren olacak”. Çok doğru. Bir düzeltme yapabilirim, her halde..
Yara zaten vardı, ve de kangren oldu bile. O kangrenleşmiş yarayı kim nasıl temizleyecek? Kim vuracak o sihirli neşteri ve de kangrenleşen kolu veya bacağı kurtarabilecek?
Yüksek Seçim Kurulu Başkanı, Sayın Nevvar Nolan, acaba, Serdar Denktaşın açıklamasını suç duyurusu olarak alacak mı?
Alırsa ne yapabilecek? Onlarca oy satan ve oy satın alanlar cezaya mı çarptırılacak? Seçimler mi tekrarlanacak?
Kim veya kimler çıkıp da , “evet ben şu kadar para vs. aldım, oyumu sattım”, bir diğeri de, “ben bu kadar para vs karşılığı oy satın aldım” diyecek? Kimsenin çıkıp da safca itiraf edebileceğini sanmıyorum. Kanıt olmadan da ne mahkemelerimiz, ne yargıçlarımız ne de Yüksek Seçim Kurulu, Yüksek mahkeme başkanı Sayın Nolan hukuki bir girişimde bulunabilir, diye düşünüyorum.
Olanlardan, ancak, ders alınabilir ve bundan sonra tekrarlanması büyük ölçüde engellenebilir. O da şüpheli.
Birinci Cumhurbaşkanı Sayın Rauf Raif Denktaş da vurgulamıştı ve de işaret etmişti. Seçim günü oy verme işlemi yüzde 60 dolaylarında iken birdenbire, son saatlerde yüzde 81 e çıkmıştı. “Parasını alan gidip oyunu kullandı” demişti Sayın Denktaş.
Gönül arzu ederdi ki bu çirkinlikler ve kanunsuzluklar yaşanmasın. Yaşandığı anlaşılmaktadır.
Vatandaş bilmelidir, öğrenmelidir.
Para ile oy veren, satan, ve oy satın alan da suç işlemiş sayılır ve hapislik cezasına çarptırılabilir.
Umarım , en azından, bundan sonraki seçimlerimizde bu olaylar yaşanmaz.
Seçmen rahat bırakılır, elini vicdanına koyar ve özgür iradesini kullanarak oyunu verir. SATMAZ.
Elbette, bütün seçmenler suçlanamaz, ne de bütün siyasi partiler veya adaylar.
Ancak, iddialar o kadar somut ve kulaklarımıza fısıldananlar o kadar inandırıcı ki tüylerimiz ürperiyor.
Çantalar, çuvallar, poşetler, benzin fişleri.. vs. .. vs...
Nakit paralar, gıcır gıcır yüzlükler. Ev ev, kulüp kulüp, dükkan dükkan, kahvehane , iş yeri vs. dolaşanlar..... dağıtanlar. Kiralık arabalarda fır dönen ve dağıtmayı sürdüren gençler... Kupon karşılığı benzin pompalayan benzin istasyonları....
Herkes de gördü, işitti. Serdar Denktaşın beyanatlarını ve iddialarını çürütmek hiç de kolay olmasa gerek.Yıllarca, seçimler yer aldı, hiçbir siyaset adamımız çıkıp da böylesine çarpıcı ve cesurca açıklama yapmadı. Bazı imalı, dolaylı iddialarla “çuvallar dolusu paralar geldi, dağıtıldı..” denildi. Hepsi o kadar. Üstüne gidilmedi. Kaybedenler uyduruyor bu iddiaları denerek geçiştirildi. Ama, gerçeğin ne olduğu , sonunda su üstüne çıktı. Bir parti başkanı, siyasi yaşamımıza ailecek damgasını vuran, bir Denktaş çıktı ve kökünden temizleyiniz bu yarayı çağrısı yaptı. Bakalım işe yarayacak mı yoksa bu da balon gibi sönüp gidecek mi!!.

Yazar Özcan Özcanhan
28 Nisan 2009, Salı
 
Üst